Kışa Doğru

Kışa Doğru

Havalar serinledi. Geceleri üşüyorum. Sonbahar adım adım yaklaşıyor. Güneş daha erken denizin ardında kayboluyor. Bunaltıcı sıcaklar geride kaldı. Ve bütün bunlar beni üzüyor. Yazın gelmesini beklediğim gibi kışın gelmesini bekleyemiyorum. İlkbaharda nasıl enerji doluyorsam sonbaharda bütün enerjim iliklerimden akıp gidiyor.

Sonbaharı hüzünlü buluyorum. İnsanlarda da bir hüzün oluyor. Hilmi Yavuz’un dediği gibi “Hüzün ki en çok yakışandır bize / Belki de en çok anladığımız..” Belki de insanlardaki hüzünü bu mevsimde daha iyi anladığım için sevmiyorum.

Aslına bakılırsa ben bir sonbahar çocuğuyum. Zaten sonbaharda en sevdiğim gün de doğumgünüm. Onun dışında neleri severim diye düşünüyorum. Aklıma hiçbir şey gelmiyor. Kışa dair sevdiklerimi düşünüyorum. Sadece kestane kebap, o kadar. Bütün kışa kestane uğruna katlanılır mı? Katlanılır. Biraz daha düşünüyorum. Ayva tatlısı geliyor aklıma. Kıpkırmızı, bol kaymaklı bir ayva tatlısı. Başka başka derken aklıma son baharın en sevdiğim tarafı geliveriyor. Ekimle beraber başlayan lüfer mevsimi. Oh neyse sonbaharı kurtaracak kadar lezzetli birşey buldum.

Domates Küpleri

Kış için hazırlıklara başladım. Bol bol domates aldım. Robottan geçirip püre yaptım. Püreleri biraz zeytinyağında tuzla kavurdum. Buz kalıplarının içinde dondurup domates küpleri elde ettim. Kışın yemeklere birer ikişer atacağım.

Sonra lüferin yanında canım kesin deniz börülcesi ister dedim. Üç dört demet deniz börülcesini kabaca ayıklayıp haşladım. Buzdolabı poşetlerine birer öğünlük böldüm, derin dondurucuya attım. Gerektiğinde kaynar suda üç dakikada açılıp, kılçıklarını temizledikten sonra yemeye hazır hale gelecekler.

Yazın başında dondurucuya enginar istiflemiştim. Tabi ki iyice limonladıktan sonra. Bazıları iki, üç dakika sıcak suya batırıp çıkartarak da dondurucuya kaldırıyor. Ben lüzum görmedim. Suya batırıp çıkartıktan sonra enginarları salata yapıp yememek için kendimi zor zaptederdim.

Eh enginar baklasız olmaz değil mi? Biraz da bakla ayıklayıp buzdolabı poşetlerine koyup hiçbir işleme tabi tutmadan dondurucuya kaldırdım.

Bakla ve enginar için dereotu da lazım. Maydanozları ve dereotlarını iyice temizleyip robotta kıydıktan sonra kutularla dondurucuya koydum. Ben bunu yaz kış hep yapıyorum. Her defasında temizlemek benim sabrımı aşıyor da ondan.

Yapraklar tazeyken fazla alıp, yıkadıktan sonra dondurucuya kaldırmıştım. Artık kışın canım istediğinde nereden salamura yaprağı bulacağım diye düşünmeyeceğim.

Sonra barbunya ve bezelye sakladım. Kabuklarını temizledikten sonra iyice yıkadım. Sonra da poşetlerin dibine birer kabuğu soyulup dilimlenmiş domates koydum. Üzerine sebzeleri, en üste yine domates. Sonra ağızlarını bir güzel bağlayıp saklanbaç alanındaki yerlerine kaldırdım.

Taze fasulye yerine değişiklik olsun diye börülce koydum bu sene. Fasulyenin yerini tutar mı? Tutmaz ama olsun.

Bu sene vişneleri reçel yaptığım için dondurucuya koyamadım. Ne alakâ diyebilirsiniz. Haklısınız. Çekirdekler ayıkla ayıkla bitmiyor da ondan. Vişne yerine bu sene çilek sosu hazırlayıp kaldırdım. Onlarla bir peykek yapmayı düşünüyorum.

En son mısır koymayı planlıyorum. Ama henüz karar veremedim. Kaynattıktan sonra mı koyayım kaynatmadan mı koyayım. Geç olmadan karar versem iyi olacak.

Bir de dondurucuyu açtığımda üzerime yıkılmalarını nasıl engelleyeceğim konusunda fikri olan varsa lütfen söylesin.

Kalıcı bağlantı

Related Posts

14 Responses to Kışa Doğru
  • Tijen İnaltong

    ne çok sey yapmissin devletsah?
    kisi güzellestirmek için yazlik tatlari stoklamak.
    köyden, deniz kenarindan, yayladan kavanozlar, torbalar, falanlar filanlar tasimak gibi bir sey bu.
    bir makalede yazmistim.. bir anda gelen bir fikir!
    köyü kente tasimak.
    bu durumda da yazi kisa tasimak.

  • Derin Sular

    Cehaletimi mazur görünüz Devletşah Hanım, ancak saydıklarınızın çoğunu kışın da bulmak mümkün olmuyor mu?

    Ya da siz bana aldırmayın en iyisi…

    Ne de olsa yukarıda sayılanlar arasında dikkatimi çeken tek şey cheesecake oldu. Bana göre olmayabilir bütün bunlar yani!

    Bendeniz yaz kış aynı şeyleri yapan, mevsimlerin değişmesi konusuyla da sokakların çamur içinde kalmasından duyduğum rahatsızlık haricinde hiç ilgilenmeyen biriyim.

    Kendi halinde biriyim, bilmem anlatabiliyor muyum?

  • Devletşah

    Serdar bey;

    Bu konu çok derin bir konu. Evet bir çoğunu kışında bulmak mümkün. Meselâ domates. Yazın aldığınızda parlak, kırmızı, lezzetli ve mis kokulular. Kışın aldığınızda mat, turuncu, mayhoş ve kokusuzlar.

    Sadece cheseecake’in dikkatinizi çekmesi incelenmeye değer bir durum. Çünkü pek çok erkeğin dikkatini sarmalar çekiyor.

    Ayrıca yağmurda çamurda alış verişe gitmek de ayrı bir dert. Bu da başka bir bakış açısı olabilir.

  • Devletşah

    Sevgili Tijen;

    Halâ birşeyler koymak istiyorum. Çok fena. Kışın yazdan daha uzun sürmesi beni bu hallere düşürüyor.

    Bugün “acaba yılbaşı gecesi için bir kavunu tavandan fileyle asarak saklayabilir miyim?” diye uzun uzun düşündüm. Galiba deneyeceğim. Ama tavana kanca çakacak birine ihtiyacım var.

  • zerrin taş

    devletşah, tazeyken yıkayıp dondurucuya koyduğun yapraklardan hiç kullandın mı? nasıl çözdürüyorsun, direk haşlayarak mı?
    Sevgilerle…

  • Devletşah

    Zerrin hanım;

    Henüz yaprakları kullanma fırsatım olmadı. Ama dediğiniz gibi yapacaktım. Buzlu olarak kaynar suya atıp haşlayacağım.

  • melike

    biz yaprakları haşlayıp derin dondurucuya kuruyoruz öylede hiç bir zara vermiyor ama bikereden kaynar suya atmak yapraklara zarar vermezmi? yani elinizie aldığınızda dağılmazmı?
    sevgiler

  • gülden

    sevgili devletşah bana yardımcı olduğun için sana kocaman kocaman teşekkürler bu arada geçen arakadaşımda mısır almış derin dondurucuya atmış kışın yemek için hiç bir işlem yapmamış bilgin olsun istedim kucak dolusu sevgiler iyiki bu site sen varsın 🙂

  • sibel

    haşlanınca yapraklar çözüldüğünde yırtılıyor.ben bi komşumdan öğrendim sıcak su döküp rengideğişince suyunu süzdürüp poşetlemek daha iyi oluyor ayrıca doğal erimesi gerekiyor yavaş yavaş yoksa yine yapraklar parçalanıyor.benim tavsiyem buzluktan çıkarınca kendi kendine çözülsün

  • akile

    Hanımlar bahsettiğiniz asma yaprağı ise size bir tavsiyede bulunayım. Yaprakları güzelce üst üste dizerek dondurun kullanacağınızda sıcak olmayan bir suya batırın. Haşlayıp veya yıkayarak dondurursanız bu yapraklar daha sararken parçalanacaktır. Üzüm ve yaprak cenneti olan Kıbrıs’da biz böyle yapıyoruz. Sultani yani beyaz ve çekirdeksiz üzüm yaprağını kullanmanızı ayrıca tavsiye ederim. Damarları daha ince ve hazmı da kolay.

    kolay gelsin

    akile

  • Nisa

    Merhaba
    Asma yapragini saklama hususunda benimde bir onerim var.orta boydaki asma yapraklarini rula yaparak plastik pet siselerine yerlestirin oklava yardimi ile bosluklari doldurun kucuk yada buyuk pet siseleri kullanilabilir,ihtiyaca gore en son havasini cikarip kapagini kapatin serin yerde saklayin .Kisin sisenin agiz tarafini kesip normal tazeyken hasladiniz gibi haslayin, bu usulle sanki yazin gibi yapraklar taze oluyor,afiyet olsun.

  • esra

    dolabımın normal rafına naylon poşet içide koymuş olduğum yapraklar dolabımın duvarına değdiği için donmuştu bir kısmı. ama ben hiç ayırmadan haşladım kullandım. vesile ile görmüş oldum ki; direkt yıkamadan işleme tabi tutmadan dondurmak işe yarıyor. şimdi yaprakları düzgün bir şekilde dizdim, yıkamadım bile, donduracağım. kullanırken sadece suya batırmak çıkarmak yeterli olacaktır, donma işlemi bir nevi pişiriyor zaten.

    ellerinize sağlık hanımlar..

  • kardelen

    ben daha yeni evlendim, evde herşeyi annem yapardı nasıl yapıldığını öğrenemedim şi,mdi kendi başıma yapmak istedim sizlerin yorumlarını okuyorum karar veremedm denediğiniz tarif var mı yorumlarınızı bekliyorum..

Leave a comment to melike

YORUMU GÖNDER