Spor konusunda nasıl istikrarsız olduğumdan söz etmiştim. Ancak wii ile başlayan yoga çalışmalarım vücudumu oldukça dinç hissetmeme, dolayısı ile de mutlu olmama neden oluyordu. Oluyordu diyorum. Çünkü bir ayı aşkın süredir devam eden kusmalar nedeniyle değil yoga yapmayı, neredeyse doğru dürüst yürümeyi başaramıyorum.

Hamile olduğumu öğrendiğim gün doktoruma düzenli spor yapmadığımı söylediğimde bol bol yürümemi, fırsat bulursam da yüzmemi tavsiye etmişti. Kenya‘da açık havada bol bol yürüyüp, kendimi daha iyi hissedince, dönüşte de devam etmeye karar verdik. Hem ilerleyen günlerde artacak olan kilom nedeniyle daha fazla güce ihtiyacı olan bacaklarım için de iyi bir egzersiz olacaktı.

Tabi ilk bakışta çalışmaya başladığımı ve akşamları yorgun argın eve döndüğümü, halâ kusmaya devam ettiğimi düşünürsek yürümek hayalmiş gibi geliyor. Ama öyle değil. Her gün neredeyse 1 saate yakın yürüyorum. Ofisimiz tam Taksim meydanında. Kafamı bilgisayarımdan kaldırdığımda Taksim anıtını görecek kadar meydanda… Öğle yemeği için çevremizde birçok yer mevcut olmasına rağmen ben havaların da güzel olmasını fırsat bilerek bir gün Galatasaray’da bir gün Tünel’de yemek yemeği tercih ediyorum. Böylece keyifli bir de yürüyüş yapmış oluyorum. Hem yemeklerden sonra bastıran uykuya da harika bir çözüm olmuş oluyor.

Haftasonları ise eşim, açık havada yürüyüş yapabileceğimiz yerlere götürüyor beni. Bir de 150 adım ötemizdeki markete sitenin çevresini dolaşarak gittiğimiz yeni bir rotamız var. 3 dakikalık mesafeyi nereden baksanız 20 dakikaya çıkartıyor.

Mide bulantılarım geçerse wii ile yogaya geri dönmeyi de çok istiyorum.